19 Şubat 2014 Çarşamba

Ernest HEMINGWAY - Yaşlı Adam ve Deniz (İhtiyar Balıkçı)




Yıllar sonra  tekrar Hemingway okumanın tadına vardım.
 Sade ve çarpıcı anlatımıyla  Nobel Ödüllü  Amerikalı  yazarın edebiyat dünyasındaki yeri tartışmasız tabiiki. 

Bilgi Yayınevi tarafından yayımlanan kitap, 132 sayfa., elimdeki 60.basımı.

Kübalı yaşlı balıkçının kayığıyla çıktığı açık denizde, Gulf Stream'e  kapılarak dev bir kılıçbalığını yakalama mücadelesini anlatıyor roman.

Yaşlı balıkçının yoksul ve yalnız yaşamı ile denizdeki cesaret ve kuvveti adeta ters orantılı. 
Okurken kendinizi kaptırıp yaşlı adamın yaralı elleriyle hiç bırakmadığı oltasını tutmak, mücadelesine yardım etmek isteyeceksiniz. Hüzünlü, ibret verici bir yaşam, muhteşem bir anlatım...

E.Hemingway'in Güneş de Doğar, Silahlara Veda, Çanlar Kimin İçin Çalıyor, Afrika'nın Yeşil Tepeleri, Kilimanjora'nın Karları gibi pek çok eseri var.

Roman ayrımı yapmadan önerim; Ernest Hemingway okunmalı.
 Kendi adıma, uzun yıllar önce okuduğum romanlarını tekrar okuyabilmek için zaman yaratmak istiyorum.


******


Kitaptan Alıntılar:


Denizi her zaman İspanyolların, sevgiyle adlandırdıkları la mar olarak düşünürdü. Onu sevenler, kimi vakit kötü şeyler de söylerler ama yine de bir kadın olarak düşünürler. Ağlarının başına şamandıra koyan, köpekbalığı ciğeri fazla para ettiği zaman motorlu kayık alan genç balıkçılardan bazıları ondan, erkek olarak el mar diye söz eder. Onu bir rakip, bir yer,bir düşman olarak görürler.Yaşlı adam onu her zaman bir kadın, her zaman veren bir şey, ya da büyük yararlar sağlayan bir kaynak olarak düşünür ve eğer azıp etrafına kötülük saçacak olursa, bunu da iradesi dışında , doğası gereği olarak kabul ederdi. Mehtap bir kadını etkilediği denli onu da değiştirir, bambaşka yapardı. (s.27 )


Karanlıkta çalışmak hiç de kolay değildi. Bir ara, balığın hiç beklemediği bir hareketiyle yüzükoyun yere kapaklandı; gözünün altı patlamıştı. Yanağından aşağı ince bir kan sızmış, fakat çenesine varmadan pıhtılaşarak kurumuştu. (s.51 )


Denize bakarak yalnızlığını bir kez daha hissetti. Görünürlerde, karanlık sularda yansıyan prizmalardan, okyanusa gömülen oltanın eğrisinden ve hafif çırpınışlarından başka bir şey yoktu. Şu anda mevsim rüzgarları gökyüzünde bulutlar biriktiriyordu. Gözlerini yukarı kaldırdı, suların üstünde gökyüzüne bir yaban ördeği sürüsü oyulmuş gibiydi; derken bu güzel manzara buğulandı, sonra yeniden eski netliğine kavuştu. Denizde kimsenin yalnız başına kalmayacağını bir defa daha anlamıştı. (s.60-61 )


   

2 yorum:

  1. Merhabaa..

    Üniversite 1'deyken Advance Reading & Writing dersimizin hocası bizi bu kitaptan sorumlu tutmuştu. Zorunlu hale gelince o kitaptan soğuyorum ve okumama protestosuna giriyorum resmen. Bunun bana katkısı da yok ama zorunlu tutulunca uzak oluyorum. Belki önerse; şu kitabı okumalısınız diye. Önceliği o kitaba veririm.

    Bu huyumu nasıl düzelteceğim de bilemiyorum.

    Belki biraz daha zaman geçince okurum. Hemingway de köşeye atılacak yazar değil.


    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili ''O Kadın'' Merhaba...

      Okul bitti- bitecek !
      Belki de bu hatırlatma seni İhtiyar Balıkçıyla buluşturacak :)

      Yorumun için teşekkürler, sevgiler....

      Sil