4 Kasım 2013 Pazartesi

Selim İLERİ - Dostlukların Son Günü





Selim İLERİ, 1949 İstanbul doğumlu. İstanbul Hukuk Fakültesindeki öğrenimini yarım bırakarak, ondokuz yaşından itibaren kitap yazmaya başlamıştır.

Dostlukların Son Günü ile 1976 Sait Faik Hikaye Armağanı'nı almıştır.

Yalın diliyle gözlemlerini, nesneleri en ince ayrıntısına kadar anlatıyor. Usta yazar o kadar çok ödül almış ki, bazılarını sizlerle paylaşmak istedim;

Her Gece Bodrum - 1977 Türk Dil Kurumu Roman Ödülü,
Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak - 2002 Orhan Kemal Roman Armağanı,
Uzak, Hep Uzak - 2003 Sedat Simavi Edebiyat Ödülü,
İstanbul'un Sandık Odaları ile de, 2005 Türk Yazarlar Birliği'nin Hatıra- Gezi alanındaki ödülünü almıştır.

Dostlukların Son Gününde birbirinden sıcak öyküler var. Zaman zaman eski Türk filmlerinin içindeymişim gibi hissettim.

Öykü okumak, Selim İleri'nin şiirsel, sizi sarıp sarmalayan tarzıyla tanışmak isteyenler okuyup mutlu olacaklar.


******


Kitaptan Alıntılar:


Benim için taze meyveler, balbademler, iç fıstıklar getirir; sessizce bir yana bırakırdı. Gerçekte onurun saklattığı bir yoksulluk, odalardan taşlığa, taşlıktan mutfağa belli belirsiz sinmişti. ( Gelinlik Kız adlı öyküden s.27)


İncila Abla, geçmiş zamanlardan kalma bir peri kızı gibiydi. Kızıl saçlarını omuzlarına döker, ağır ağır tarardı. Papatya sularıyla yıkanıyor kızıl saçları. Papatya kaynıyor ocakta. İkimiz ufalıyoruz papatyaları. İncila Abla'yla karanfil kurusu kaynatıp esans yapıyoruz. Onunla birlikte olmaktan mutluluk duyardım. İlişirdim kucağına. Defterime kenar süsü yapardı  Faber kalemlerimle. Çikolata yaldızlarını biriktiriyor, kırışıkları ince parmaklarıyla düzeltiyor; ben gelince bana verecek. ( Gelinlik Kız adlı öyküden s.28 )


Kimi günler annemin misafirleri geliyordu. Funda Abla'nın bizde olduğu ve başını kaldırmaksızın dikiş diktiği güne de rastlayabilirdi bu. Annem, arkadaşlarına çayla birlikte çeşitli yiyecekler sunardı. Pufböreği bile yedikleri olurdu. Funda Abla'ya yalnız çay verileceğini bildiğimden, gitmezdim misafirlerin yanına. Çok sevdiğim pufböreğinden vazgeçerdim. ( Elbise Haritaları adlı öyküden. s.75 )





  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder