21 Ekim 2013 Pazartesi

Emile AJAR - Onca Yoksulluk Varken




Ne çok duymuşuzdur ''Onca Yoksulluk Varken''in adını. Okuyup da derinden etkilenmemek mümkün değil doğrusu.

Muhteşem bir anlatım, sıradışı bir konu.  Bazı kitaplar vardır, mutlaka okunmalıdır, işte onlardan biri  Onca Yoksulluk Varken. Okurken elinizden bırakamayacaksınız.

Kitap, Momo (Muhammed'in kısaltılmışı) adlı  Arap bir çocuğun ağzından yazılmıştır. 
Hayat kadınlarının çocuklarına bakan, kendi de eski bir hayat kadını olan yahudi Madam Rosa''nın evindeki yoksul yaşam, Momo ile Madam Rosa'nın birbirlerine olan sevgisi, bağlılığı ile  Madam Rosa'nın sağlığını iyice kaybetmesiyle Momo'nun düştüğü çaresizliği ne güzel anlatılmış.

Roman, Emile Ajar takma adı ile ünlü Fransız yazar Romain Gary tarafından yazılmıştır aslında. Fransa'da her yazara ancak bir kez verilebilen Goncourt Ödülünü yazar iki ayrı adla ve iki ayrı eseriyle iki kez almıştır!  Emile Ajar takma adıyla da otuzun üzerinde öykü ve roman yazmıştır Romain Gary.
 İnsan yetenekli olmayagörsün, başka bir kimlikle de benzer bir başarıyı yakalayabiliyor. 

 Romain Gary, 1980 de kendini tabancayla vurarak intihar etmiştir. Bıraktığı mektubun son cümleleri iz bırakmıştır. ''Çok eğlendim. Hoşçakalın ve teşekkürler.''



******


Kitaptan Alıntılar:


Bazen Madam Rosa'ya, hiçbir işe yaramayan, ama hoşa giden nesneler toplar getirirdim; kimsenin artık istemediği, çöpe atılmış şeylerdi bunlar. Örneğin bazı insanlar evlerinde bir doğum günü için, hatta nedensiz, sadece evi şenlendirmek için çiçek bulundururlar, sonra bu çiçekler kuruyup parlaklıklarını yitirdiklerinde, onları çöpe atarlar. Sabahları çok erken kalkarsanız bu çiçekleri toplayabilirsiniz. Bu da benim uzmanlığımdı, çer çöp dedikleri budur işte. (s.59 )


Arabaların arasından koşup adamları korkuturken önemli biri oluyordum. Ezilmiş bir çocuk kimseyi neşelendirmez. Başlarına sonsuz  belalar açabileceğimi hissediyordum. Tabii sadece canlarına okumak için kendimi ezdirecek değildim, ama adamları bayağı etkim altına alıyordum. (s.89 )


Eve gelince kapının önünde bir hasta arabası gördüm, Ayvayı yediğimizi ve kimsesiz kaldığımı sandım, ama araba Madam Rosa için değil, ölmüş biri içindi. Öyle bir rahatladım ki dört yaş büyümüş olmasaydım, ağlayacaktım. Artık hiçbir şeyim kalmadı sanmıştım.(s.161 )

9 yorum:

  1. Sıradışı ,sürükleyici,ilginç bir roman......önerin ile okudum...Asu...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bugüne kadar okuyup beğendiğim kitaplar arasında en üst sıralarda yer alır. Yorumun için teşekkür ederim Asu'cum.

      Sil
    2. Tavsiyen üzerine aldım kitabı. Başlarında sıradan geldi. Ama ilerledikçe sürüklemeye ve içimi acıtmaya başladı. Aslında kitaplarla aram iyi değildir. Gerçekten iyi ki almış ve okumuşum bu kitabı. Sağol..

      Sil
    3. Beğendiğine çok sevindim, güzel kitaplar okunmalı, paylaşılmalı, yorumun için teşekkür ederim.

      Sil
  2. Çok severek (üzülerek) okuduğum bir kitaptı. Çeviri konusunda sıkıntılar vardı. Örneğin "kendini savunmak" hangi akla hizmetle kullanılmış, anlamak zor. Tamam çocuk diliyle yazıldığı için "fuhuş yapıyordu" demek de doğru değil ama, ne bileyim, örneğin "hayatını kazanıyordu" filan bile denilebilirmiş... Orijinal metinde ne yazdığını da çok merak ediyorum bir yandan. Vivet Kanetti ya bu kitabı kendi çevirmemiş, ya da çok üstünkörü çevirmiş :)

    İntihar eden Romain Gary, bilindiği üzere ünlü sinema sanatçısı Jean Seberg'in eşiydi. J.Seberg de Paris yakınlarında bir arabanın içinde ölü bulundu. O da intihar etmişti ve ölümünden 10 gün sonra çok kötü bir şekilde bulundu cesedi. Denilir ki R.Gary'nin intiharının arkasında J.Seberg'e yeterince destek olmadığı, kol kanat geremediğinin vicdan azabı vardır...

    YanıtlaSil
  3. Kitapta kulak tırmalayan ''kendini savunmak'' ifadesinden rahatsız olmamak mümkün değil. Bence bir çocuğun uydurabileceği türden bir söz hiç değil!
    Diğer yandan J.Seberg'le ilgili bilgilendirmen için de ayrıca teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil
  4. Ben de kitabı okumak için çok uzun süre heyecanla bekledim ama çeviri yüzünden malesef kitabı bitiremedim. Bana göre akamayan bir yanı vardı anlatımın, bazı kitapları kesinlikle orjinal dilinde okumak gerekiyor

    YanıtlaSil
  5. Evet çevirisinde biraz sıkıntı var ama yine de başka bir zaman tekrar okumayı denemenizi öneririm, sevgiler...

    YanıtlaSil
  6. Beğenerek okudum.Kitabın yakında tiyatroya uyarlanacak olması haberi sevindirici.Merakla bekliyorum .Meral Korkmaz

    YanıtlaSil